Bugüne kadar salgınla ilgili kaç yazım oldu saymadım.

Ama eminim ki son 13 ay içinde yazdığım yaklaşık 160 yazının en az yarısı bu virüs ile ilgilidir.

Her birinde dilimin döndüğünce herkesi dikkatli ve tedbirli olmaya davet ettim bu köşeden.

Keşke bitmiş olsa ama günlük vaka ve vefat sayılarına bakarsak daha uzun süre devam edecek gibi görünüyor.

Ancak, 12 Nisan Pazartesi gününden itibaren vaka sayılarında düşüş yaşanabileceğini öngören bazı uzmanlar da var.

Dilerim öyle olur.

Hatta büyük bir sürpriz yaşanır da geldiği gibi çeker gider ve biter tez zamanda!

Yazımı; geçen yıl 8 Nisan’da yani 1 yıl önce yayımlanan yazımdan kısa bir alıntı yaparak noktalamak istedim bugün.

O gün de aynı dileklerde bulunmuş ve bakın neler demişim özetle;

***Dilerim bu musibet bir an önce giderde normale döner her şey. Peki ya bütün bu yaşananlardan bir ders alınır mı? Yoksa unutur gider miyiz birçok şeyi unuttuğumuz gibi? Doğrusu, bu travmanın çok da çabuk unutulacağını zannetmiyorum. Hemen hemen bütün dünya çaresizliği yaşadı ve yaşıyor da. Özendiğimiz Avrupa ve süper güçler ne durumdalar görüyoruz! Şu an itibariyle mücadele de en iyi durumdaki ülkelerden biriyiz sanırım. İnşallah bir an önce biter gider bu illet! Fakat dünya var oldukça bu gibi felaketler görülecektir hiç kuşkusuz. Dolayısıyla her zaman hazırlıklı olmak zorunda bütün ülkeler. Yaşadıklarını ve komşusunun külüne bile muhtaç olduğunu unutmadan… Dostça, kardeşçe yaşamak gerektiğini de bilerek!***